Bilişim Ekosisteminin Ortak Sesinden
TÜBİSAD YÖNETİM KURULUNDAN MESAJ
BİLİŞİM, STRATEJİK BİR SEKTÖRE DÖNÜŞÜMÜNÜ BÜYÜK ORANDA TAMAMLADI
20. yüzyılda teknolojinin gösterdiği gelişim hızı, insanlık tarihinde büyük atılımları tetiklerken, teknolojinin getirdiği yenilikler bireysel ve kurumsal yaşamda birçok alanı etkiledi. 21. yüzyılda hızla gelişen ülkelere bakıldığında bilişim sektörünün oynadığı kritik rolün herkesin düşüncelerinde yer etmiş durumda olduğu görülüyor. Yakın geçmişi incelediğimiz zaman bilişim sektöründe yer alan firmaların çok hızlı bir şekilde yükseldiğini ve ülke ekonomilerine ciddi katkılarda bulunduğunu görüyoruz. Bunun en büyük nedeni bilişimin artık tüm sektörler için vazgeçilemez bir konuma gelmesi ve adeta mihenk taşı olmasıdır. Bilişimin, günümüzde stratejik bir sektöre dönüşümünü büyük oranda tamamladığını söyleyebiliriz.
Yaşamı ve iş dünyasını her açıdan kökten değiştiren pandemi süreci de bilişim sektörünün önemini daha da artırdı. Bilişim sektörü her ne kadar global tedarik zinciri sorunlarının yarattığı zorlukları çok fazla yaşayan sektörlerden birisi olsa da kritik projelerin gerçekleştirilmesi tedarik belirsizliği nedeni ile aksasa da tüm sektörlerdeki stratejik rolü nedeniyle bilişim daha da önem kazandı. İşletmelerin orta ve uzun vadede yapmayı planladıkları dijitalleşme yatırımları salgın sürecinde hızlandı. Fiziksel dünya hızla dijital bir dünyaya doğru evrildi. Ülkeler, sağlık alanında dijital araçlar ile vatandaşların yaşamlarını sürdürmelerini sağlarken uzaktan çalışma ve eğitimin dışında ihtiyaçlar, e-ticaret ve dijital bankacılık gibi uygulamalar ile karşılandı. Diğer yandan pandemi ile birlikte özellikle uzaktan çalışmanın artması kişisel ve kurumsal veri hırsızlığı amaçlı siber saldırıların artmasını da beraberinde getirdi ki bu da siber güvenlik, bulut, uzaktan çalışma çözümleri, altyapı ve ağ çözümleri, nesnelerin interneti ve buna bağlı hizmetleri daha da büyüttü, sektörün kurumsal iş ve çözümlerini artırdı, bir önceki yıla göre daha da geliştirdi. Dolayısıyla ülkemizde 2021 yılı, son dönemde yaşanan kur ve finansal maliyet artışlarına rağmen sektör için iyi geçen bir yıl olarak anımsanacaktır.
Bilişim sektörünün önemi daha da artarken ve dijital teknolojilere talep adeta çığ gibi büyürken maalesef nitelikli insan kaynağı problemi daha fazla hissedilen bir konu oldu. Pandemi ile birlikte iş yapış şekillerimiz kadar ihtiyaç duyulan iş gücünde de büyük değişimler yaşandı. Özellikle evlerimize kapandığımız süreçte büyük bir ivme kazanan dijital teknolojilerin günlük yaşantımızın bir parçası haline dönüşmesinin doğal bir sonucu olarak sektörün her bir pozisyonunda önemli ihtiyaçlar doğdu. Buna karşın ülkemizin en kıymetli potansiyeli olan genç yazılımcılarımızın, giderek artan oranda yurt dışındaki alternatiflere yöneldiğini gözlemliyoruz. Nitelikli insan açığının büyük bir sorun haline geldiği her alanda çok net hissediliyor. Gençlerimizin küçük yaşlardan itibaren bilişim teknolojilerine kolay erişebilmesi büyük önem taşıyor. Türkiye geleceğe bilişim teknolojileri alanındaki yenilikleri benimseyerek ulaşacak ve bizi geleceğe taşıyacak asıl unsur genç beyinlerimiz olacaktır. Bu nedenle özellikle teknik beceriler gerektiren roller için beyin göçünü durdurmamız gerekiyor.
Sonuç olarak dijitalleşmenin getirdiği fırsatları bu dönemde iyi değerlendiren şirketlerin hem kârlılıklarında hem de büyümelerinde önemli bir avantaj yakaladığını gördük. Karantina koşulları sebebiyle, çalışanların azaldığı, tedarik zincirlerinin aksadığı bir dönemde teknolojinin ne kadar önemli olduğuna ve pandeminin yarattığı bu fırtınadan pek çok firmanın esasında bilişim teknolojileri sayesinde az hasarla çıktığına şahit olduk. 2022 yılı da daha kolay olmayacak ancak sektör ve ülkemiz için beraberinde fırsatları da getirecek bir yıl olacak. Dijital dönüşümün sadece teknolojiden ibaret olmadığı, insanın ve iş süreçlerinin de dahil olduğu bir bütünlük içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini görüyoruz.
Önümüzdeki dönemde de evden çalışma sistemleşecek, veri bazlı çözümlere daha fazla yatırım yapılacak, alternatif üretim yolları aranacak, tedarik zincirleri farklılaşacak, olası problemler için daha etkili algoritmalar üretilecek, bilgi alınan kaynakların değeri ve önemi artacak, sosyal medyada yansıyan kitlelerin düşünce biçimleri stratejik veri haline gelecek, mal ve hizmet üreten bütün sektörlerde otomasyona gidiş hızlanacaktır. Bu fırsatları daha hızlı yakalamak için sektörün organize olma gücünü artırması gerekiyor. Bu gücün artması için de sektörel STK’lara büyük görevler düşüyor. TÜBİSAD olarak biz de bilgi teknolojileri ve telekomünikasyon sektörlerini ülkemizin büyümesinin temel bileşeni olarak konumlandıran misyonumuz çerçevesinde, tüm üye şirketlerin en güçlü ortak sesini, evrensel değerlere bağlı kalarak üst düzeyde temsil etmeyi sürdürecek, ülkemizin bilişim sektöründeki fırsatlardan faydalanması için çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz.
Atilla Kayalıoğlu
TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi
Index Grup Şirketleri İcra Kurulu Başkan Yardımcısı
İlgili e-bülteni görüntülemek için tıklayınız